AB, deprem bölgesindeki geçici barınmayı nasıl destekliyor?

Filiz Yavuz

“Annem için döndüm Hatay’a” diyor bir delikanlı. Yirmili yaşların başında. Depremde evleri yıkılınca ailesini çadır kente yerleştirip çalışmak için İstanbul’un yolunu tutmuş. Bir markette iş bulmuş. Lakin aklı çadırda kalan ailesindeymiş. Konteyner kente yerleşme sırası ailesine geldiğinde ancak rahat bir nefes alabilmiş. Bu kez de yerleştikten kısa bir süre sonra annesi hastalanmış. O da istifa ederek ailesinin yanına dönmeye karar vermiş.

“Konteyner kent güzel, komşularımız da iyi. Ama daha çok sosyal imkânımızın olmasını isterdim” diyor.

Büyükdalyan Konteyner Kenti yeni olduğu için dilediği sosyal imkânlara henüz kavuşabilmiş değil. Ancak bir okul inşaatı sürüyor ve sosyal alanların da yavaş yavaş açılacağı söyleniyor.

Başka bir delikanlı ise şöyle konuşuyor: “Depremde evimiz ve babamın işyeri yıkıldı. Ailecek Bursa’ya gittik. Bizi İznik’te resmi bir kurumun misafirhanesine yerleştirdiler, ama bir süre sonra Hatay’a geri döndük. Üç aydır da bu konteyner kentteyiz. Buradan memnunuz.”

Konteyner kent çocuk sesleriyle dolu; çocuklar burada kıkırdayarak koşturuyor. “Burada zamanınızı nasıl geçiriyorsunuz?” sorusuna, “Arkadaşlarımla bisiklete binerek, oyun oynayarak” diye yanıt veriyor 11 yaşındaki bir oğlan çocuğu. Gözleri parlıyor, çünkü çocuklar geleceğe umutla bakıyor.


Konteyner kentte bisiklete binen çocuklar

Yetişkinlerin ise deprem travmasını atlatmak için daha fazla zamana ihtiyaçları var. “Günler geçiyor ama iyi değiliz” diyor orta yaşlı bir kadın. Gözleri yaşlı. Şöyle devam ediyor: “Hâlâ depremler devam ediyor, korkuyoruz. Benim kızım 9 saat enkaz altında kaldı. Ayağı kesildi. Biz yaralı çıktık enkazdan. Önceden çadırdaydık. Çok şükür, 3 aydır buradayız. Konteyner kentten memnunuz. Burası temiz, bizimle ilgileniyorlar.

Genç bir kadın yaşadığı konteynerin önündeki masada oturuyor. Ağır ağır çayını yudumlarken anlatıyor. Depremlerin ardından ailesinin yaşadığı Mersin’e gitmiş. Sekiz ay orada kalmış ve bu, elbette kolay olmamış. Konteyner sırası gelince de yeniden Hatay’a dönmüş. İşsiz. Burada yaşayanlara içme suyu dağıtıldığını söylüyor.


Konteyner kent sakinlerine pet galonlarda su dağıtılıyor

Bir an önce kalıcı konutlara taşınmak istiyorlar elbette, ancak o zamana kadar başlarını sokacak bir çatılarının olmasından da memnunlar.

Hatay’da 215 bin kişi konteyner kentte yaşıyor

Hatay AFAD İl Müdürü Ali İhsan Körpeş, Şubat 2023 depremlerinden 14 milyon kişinin etkilendiğini söylüyor. Körpeş’e göre, “Türkiye genelinde 407 konteyner kent bulunuyor ve bu konteyner kentlerdeki 215 bin konteynerde 690 bin kişi barınıyor.


AB Büyükelçisi Meyer-Landrut konteyner kentte çocuklarla

AB dayanışması sürüyor

Ocak 2023’te Hatay’ı ziyaret eden Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Nikolaus Meyer-Landrut ise şöyle konuşuyor: 

“AB ve AB üyesi ülkeler ilk günden beri Türkiye’nin yanında oldu. Depremlerin hemen ardından aralarında barınma ekipmanlarının da olduğu yaklaşık 3 milyon yardım malzemesi deprem bölgesine gönderildi. AB Sivil Koruma Mekanizması’na entegre edilmiş ekstra bir koruma katmanı olan rescEU’nun rezervleri aracılığıyla çadırlar, yataklar ve yataklarla donatılmış barınma üniteleri seferber edildi. Diğer desteklerin yanı sıra Türkiye için 400 milyon Avroluk AB Dayanışma Fonu harekete geçirildi. Fonun kullanıldığı alanlar arasında geçici konaklama ve konteyner kentler de yer alıyor. Depremlerden bir yıl sonra Türkiye ile dayanışmamız sürüyor ve sürecek.

 


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir