Araç bataryası yüzde 80 ucuzlayacak
Sürdürülebilir Mobilitenin Geleceği Zirvesi, İTÜ Maslak Kampüsü Süleyman Demirel Kültür Merkezi’nde geniş bir katılımla gerçekleştirildi. Elektrikli araçların masaya yatırıldığı zirvede Sürdürülebilir Mobilite İnisiyatifi (SMİ) Başkanı Hakan Doğu gelişen teknolojiyle birlikte fiyatların düşeceğini söyledi.
Gelişen teknolojiyle birlikte pil fiyatlarının düşüşüne ve dünyada yayınlanan raporalara dikkat çeken Hakan Doğu, “Goldman Sachs raporuna göre, önümüzdeki 5 sene boyunca elektrikli araçların pillerinin fiyatlarının bugün 100 iken 30’a hatta 20’ye düşmesi bekleniyor. Aracın maliyetinin yüzde 40’ını oluşturan pil teknolojisindeki bu ciddi düşüşler araç fiyatlarını çok ciddi bir şekilde daha da aşağı götürecek. Üreticiler arasında çok büyük bir fiyat savaşı başladı. Tesla geçen sene Amerika’da fiyatlarını yüzde 44 indirdi. Bu bizim klasik, otomotivde bildiğimiz iş modeli değil” açıklamasını yaptı.
Türkiye’nin yeni kurulacak mobilite ekosisteminden katkı payı sahibi olmayı hedeflediklerini ifade eden Doğu, “150 yıllık teknolojinin araçlarını kullanırken bir anda bambaşka bir ekosistem ortaya çıktı. Devlet teşvikleriyle de daha ulaşılabilir hale geldi ve hızla büyüyor. Öyle ki Türkiye’de 2022’de sadece 7 bin 500 elektrikli araç satışı gerçekleşirken, bu rakam geçtiğimiz yıl 75 bin adede ulaştı. Togg’un lanse edilmesiyle birlikte Türkiye de bu yarışta yerini aldı. Şimdi öyle bir noktadayız ki bütün ülkeler bir anda sıfır noktasına çekildi diye görülüyor. Otomotivde bildiğimiz bütün kavramlar değişti” diye konuştu.
2030 yılına gelindiğinde Türkiye’deki elektrikli araç sayısının 3 milyon adede kadar ulaşacağını söyleyen ODEAŞ Genel Müdürü Fuat Celepçi ise, “Bu 3 milyon adet aracın aslında sistemde dağıtım şebekesine veya toplam iletim ve dağıtım tarafına getireceği yük 12 ila 14 milyar kWsa. Biz biliyoruz ki iletim tarafında TEİAŞ’ın şu andaki kurulu trafo kapasiteleri yüzde 50 dolulukla çalışıyor. Bu şu anlama geliyor; TEİAŞ açısından çok uzun dönemler elektrik araç sayısı artmış olsa bile ciddi bir handikapla karşılaşmadan bu süreci yöneteceği anlaşılıyor. Dağıtım tarafında ise şirketlerin gündeminde geleceğe yönelik olarak böyle bir çalışma çok yer almıyor” değerlendirmesinde bulundu.